Söz konusu aşk olunca diğer bütün sesler susuyor değil mi? Dünya üzerinde sadece siz ve duyduğunuz o eşsiz aşkın yansımaları kalıyor. İlişkileri duygusal açıdan idame ettirmek oldukça kolaydır. Özellikle ilişkinin ilk dönemlerindeki o yoğun ve taze duygu sizi alır götürür.
Asıl mesele ise belirli eşikleri aşmış bir ilişkiyi devam ettirebilmektir. Dengeli ve uzun süreli bir ilişki için anahtar kelimemiz; iletişim! İlişkinin uzun ömürlü olup olamayacağını ise sevdiğiniz kişi ile kuracağınız sağlıklı iletişim belirleyecektir. Bazen çevrenizde birbirini çok seven ama bir arada yapamayan çiftlere tanık olmuşsundur.
İşte bu çiftlerin temel sorunu doğru iletişim kuramamalarından kaynaklanıyor. Atalarınızdan müneccimlik geni miras kalmadıysa karşınızdaki kişinin düşüncelerini okuyamazsınız. Fakat birazdan sayacağımız püf noktalara dikkat ederseniz müneccim olmanıza gerek kalmadan sağlıklı iletişim kurabilirsiniz.
Eller Yukarı!
İletişim içerisindeyken ellerinizi asla saklamayın. Karşınızdaki kişinin onları görebileceği şekilde sürekli ortada tutmanızda fayda var. Psikolojik olarak elleri görülmeyen birine karşı tedirginlik hissi uyanabiliyor. Ellerinize masanın altına, cebinize veya bir nesnenin arkasına saklamayın. Anlatımınızın kuvvetlendirmek için ellerinize her zaman ihtiyacınız olacak.
Dokunuşlar Önemlidir!
İletişim içerisindeyken birbirinize dokunmayı ihmal etmeyin. Bu aranızdaki bağı güçlendirecek, güven duygunuzu tazeleyecek ve bağlılığınızı kanıtlayacaktır. Duygusal bir şeyler anlatıyorsanız hisleriniz karşı tarafa geçirmek için koluna hafifçe dokunabilirsiniz. Karşınızdaki kişi ise başından geçen negatif bir olayı izah ediyor ise elini tutup ona duygularını paylaştığınızı ve her daim yanında olacağınızı hissettirebilirsiniz.
Sorun Soruşturun!
Mutlaka sorular sormayı ihmal etmeyin. Günlük herhangi bir olayı paylaşıyor iken bile detaylara dikkat ettiğinizi göstermek için sorular sorun. Ona alternatif bakış açıları kazandırabilecek önerilerde bulunun. Mesela ”Ne diye bunu yaptın?” gibi bir soru yerine, ” Bunu yapmana sebep olan neydi?” türünden bir soru sorabilirsiniz. Onu sorgulamayın. Onun yanında olduğunuzu belli etmeniz gerekiyor. Şayet ona karşıymışçasına bir tutum sergilerseniz sizinle her şeyini paylaşmaya gönüllü olmayabilir.
Detaylar!
İletişimde detaylara dikkat edilmesi oldukça önemlidir. Olayların sadece düz bir bakış açısı ile ele almamalısınız. En ufak hadisenin bile geçmiş yaşamında harekete geçirdiği bir travması olabilir. Sevdiğiniz kişinin geçmiş yaşantısındaki durumlarını biliyorsanız onu rahatsız edecek detayları tekrar hatırlamasına sebep olacak ayrıntılardan uzaklaşmasını sağlayın.
Dikkatiniz Tek Noktada Olsun!
Sürekli çalan bir telefon, kalabalık ortamda bakışlarınızın birilerine takılması gibi sizin dikkatinizi dağıtacak etmenlerden uzak durun. Bütün dikkatinizin onun üzerinde olması elzemdir. Bir an bile ufak dikkatiniz dağılsa onu hisseder ve iletişimde ilk yarayı almış olursunuz. Deyim yerindeyse Dünya yıkılsa umurunuzda olmamalı.
Görev Bilinci ile Yaklaşmayın!
Sevdiğiniz kişi ile günlük konuşmalarınız gerçekten içinizden geldiği için gerçekleşmeli. Sevgili olduğunuz için mecbur her gün onunla konuşmak zorundaymış gibi hissetmemelisiniz. Hayatı hakkında detaylar sizi heyecanlandırmalı. Artık hayatı iki kişilik yaşadığınızı unutmamalısınız.
