Dünyanın birçok yerinde 14 Şubat “Sevgililer Günü” olarak kutlanılıyor. Kimileri güne özel kartlar, çiçekler ve hediyeler hazırlarken kimileri de restoranda iki kişilik yer ayırmayı tercih ediyor. Peki Türkiye’de 14 Şubat ne ifade ediyor?
Metropoll Araştırma Şirketi, “Sevgililer Günü” öncesi Türkiye’nin aşk anketini açıkladı.
28 ilden toplam bin 926 kişinin katıldığı ankette, “Sevgililer gününü kutluyor musunuz?; Gerçek aşka inanıyor musunuz? İlk görüşte aşka inanıyor musunuz? Evlilik hakkında ne düşünüyorsunuz?” gibi sorular yöneltildi.
Türkiye’de 14 Şubat ne ifade ediyor?
Ankette katılanların yüzde 38,4’ü 14 Subat’ın Sevgililer Günü olduğunu bildiğini ifade ederken, yüzde 40’lık bir kesim için bu günün özel bir anlamı olmadığı görülüyor.
Soruya cevap verenlerin yüzde 2,2’si Sevgililer Günü’nü bir “para tuzağı” olarak tanımlıyor. Diğer taraftansa yüzde 2,4’lük bir kesim için 14 Şubat özel veya mutlu hissettiren bir gün olarak değerlendiriyor.
Sevgililer Günü’nü sadece yüzde 30,9’luk kesim kutluyor
Türkiye’nin yaklaşık üçte biri Sevgililer Günü’nü kutlarken, yüzde 66,4’ü kutlamıyor. Ankette, 18-34 yaş grubu ile üniversite seviyesi ve üzeri eğitim sahibi olanlar arasında Sevgiler Günü’nü kutlama pratiğinin yükseldiği görülüyor.
Gerçek aşka inananların oranı yüzde 50
Ankete katılanların yarısının “gerçek aşka” inandığını belirtirken, yüzde 45’lik bir kesim böyle bir kavrama inanmadığını ifade etti.
“Evet” yanıtını verenler, 18 ve 34 yaş arası gençler arasında yüzde 58’e yakın bir çoğunluk. Benzer şekilde, üniversite ve üzeri eğitimliler arasında yaklaşık yüzde 57’lik bir oranla, gerçek aşka inanlar çoğunlukta.
‘İlk görüşte aşka’ inananların sayısı daha az
Ankette “ilk görüşte aşka” inanıyor musunuz sorusuna ise, yüzde 34,5’lik bir kesim “evet” dedi, yüzde 59,7’lik bir kesim de buna inanmadıklarını belirtti. Erkeklerin yüzde 36’sı ilk görüşte aşka inanırken, kadınlarda bu oran yüzde 33.
Evli olanların yarısı “görücü usulü veya aile aracılığıyla” tanıştı
Ankete katılanlar arasında evli veya biriyle beraber olanlara “nasıl tanıştınız?” sorusuna yüzde 49’luk kesim “Görücü usulü veya Aile aracılığıyla” yanıtını verdi. Yüzde 22,4 de bu soruya “Arkadaş çevresi aracılığıyla” derken, iş yerinde tanışanların oranı yüzde 7,9 oldu. “Sosyal medya/ internet” üzerinden başlayan beraberliklerin daha nadir olduğu ortaya çıkıyor.
Evliliğe nasıl bakıyoruz?
Ankete katılanların yüzde 63’üne yakını, “Evlilik olmazsa olmazdır” fikrine sahip. Aynı şekilde, “Günümüzde evlilik çok da şart değildir” ifadesine, “Katılmıyorum” yanıtı verenler de yaklaşık yüzde 62 oranında. “Çiftler evlenmeden beraber yaşayabilir” ifadesine katılmadığını söyleyenler yaklaşık yüzde 72 seviyesinde. Ayrıca geçtiğimiz haftalarda gündeme gelen “Bekarlık vergisi” fikrine karşı çıkanlar da, yüzde 81,3’lük bir çoğunluk; bekarlığı vergilendirmeyi destekleyenler ise yüzde 7,6’da kalıyor.
Türkiye’de kadınlar 24,8, erkekler ise 27,8 yaşında evleniyor
TÜİK, ilk evlilik yaşı ortalamasına ilişkin en son 2018 verilerine göre kadınlarda ilk evlilik ortalama 24,8 yaşında olurken, erkeklerde ise 27,8 olarak kayda geçti. Bu veriler ışığında Türkiye’de erkeklerin kadınlardan ortalama 3 yıl daha geç evlendiğini söylemek mümkün. Ancak ortalamanın 30’dan düşük olması, ilk evliliklerin çoğunun 30 yaşından önce yapıldığı anlamına geliyor.