İlişkiler emek ister. Öyle durduğu yerde yuvarlanıp gitmez. Özellikle uzun süreli ilişkiler zamanla rutine döner ve sevdiğinizle özel paylaşımlarınızın giderek azaldığını üzülerek fark edersiniz.
Her gün görüşmek de yetmez böyle durumlarda. Çünkü görüşmeler adeta görev ya da alışkanlık gibidir. Bazen de yalnızca aynı evde yaşamanın bir sonucu.
Ancak, dönülmez yola girmeden heyecanınızı ve mutluluğunuzu tekrar yakalayabilirsiniz.
İstemeniz ve 3 noktaya dikkat etmeniz yardımcı olabilir.
Konuşun:
Söylemek istediklerinizi, rahatsızlıklarınızı, sevinçlerinizi kendinize saklamayın. Yapmanız muhtemel olan hataların en büyüğü, karşınızdakinin zaten farkında olduğunu ve ne düşündüğünüzü bildiğini zannetmektir.
İçinizi dinleyin ve nasıl hissettiğinizi, beklentilerinizi anlatın. Sizin konuşmanız kadar sevdiğinizi de konuşmaya yüreklendirmeniz önemlidir. Bu konuda “Erkeklere Kendinizi Nasıl Anlatmalısınız?” yazımızda paylaştığımız tavsiyelerden yardım alabilirsiniz.
Zaman ayırın, buluşma ayarlayın:
Belirttiğimiz gibi görmek bazen yeterli olmuyor. Tüm dikkatinizin birbirinizde olduğu zamanlar yaratın. Başbaşa yemeğe çıkın ve birbirinizle sohbet edin.
Aynı evde yaşıyorsanız, evden çıkarken ve gelince işlerinizi bir kenara bırakın ve birbirinizi karşılayın. Bir dakika ayırmanız ve birbirinizi öpücükle karşılayıp hal-hatır sormanız büyük fark yaratacaktır.
Görsel hatırlatıcılar kullanın:
Beraber olduğunuz güzel bir fotoğrafı çerçeveletip asabilirsiniz. Küçük kağıtlara notlar yazarak sevginizi hatırlatabilir ya da bunu sizin yerinize yapan kartlar alabilirsiniz. Arada bir sevineceğini bildiğiniz bir hediyeyle sürpriz yapmaya ne dersiniz? Bunun için çok büyük düşünmenize gerek yok, sevdiği bir tatlı ya da bir çiçek yeterince sürpriz olabilir.
Yoğun iş ve şehir hayatı enerjinizin tamamına yakınını alsa da hala mutlu olmanızı sağlayacak bir şeyler olması yeterince güzel değil mi?
Birbirinizin kıymetini bilin. Zamanı ve hayatı geçiştirmeyin!
eÇift – Aşk Burada Başlar.