Aşk ile evlilik kimine göre birbirinin ayrılmaz parçasıdır. Kimine göre ise aşk evlendikten sonra biter ve yerini alışkanlık ya da tolerans gibi duygulara bırakır. Bazıları ise evliliğin aşktan çok daha güçlü bir bağ olduğuna ve aşkın sağlam bir evlilik için şart olmadığına inanınır. Bazıları da evlendikten sonra da kişinin aşık olabileceğine. Ancak hepsinin sonunda görünen şudur ki aşk ve evlilik birbirinden biraz farklıdır. Peki bu fark nedir?
Ünlü filozof Platon da bu sorunun cevabını merak ederek hocasına, ilk önce aşk nedir ve onu nasıl bulabilirim diye sormuş. Hocası onu şu şekilde cevaplamış.
– Önce büyük bir buğday tarlası bul. Bir daha başladığın noktaya dönmemek üzere tarla boyunca yürü. Yürürken de en mükemmel buğday başağını bul. Bulduğun o buğday başağı aşktır.
Platon, hocasını dinlemiş ve vakit kaybetmeden bir buğday tarlasına gitmiş. Ancak geri döndüğünde elinde hiçbir şey yokmuş. Ardından hocası sormuş.
– Neden bir buğday başağı dahi koparmadın?
Platon cevaplamış;
– Sadece bir tane buğday başağı koparma hakkım vardı ve geriye dönemezdim. Aslında mükemmel bir buğday başağı buldum ancak daha yolun yarısındaydım ve ilerde daha iyisini bulacağımı düşünerek onu koparmadım. Yolun sonuna geldiğimde gördüğüm buğday başakları o beğendiğime benzemiyordu. Bu yüzden elim boş dönmek zorunda kaldım.
Hocası da Platon’ a hemen cevap vermiş. İşte aşk böyle bir şeydir. Onu gördüğün ve aşk olduğuna inandığın an kazanmaya çalışmalısın. Platon ise bu kez 2. sorusunu yöneltmiş. Peki o zaman evlilik nedir ve onu nasıl bulabilirim? Hocası, Platon’ u bu kez şöyle cevaplamış:
-Büyük ve gelişmiş bir ormanın içerisine gir. Ardına bakmadan ormanın içerisindeki en uzun ağacı kesip getir. Eğer bulduğun ağaç ormanın en uzun ağacı ise evliliğin anlamını buldun demektir.
Platon bu kez de denileni yapmış ve ormana doğru yol almış. Bu kez döndüğünde eli doluymuş ancak getirdiği ağaç sıradan ve çok da uzun olmayan bir ağaçmış. Bu kez hocası sormuş.
-Neden en uzun ağacı değil de bu sıradan ağacı getirdin?
-Daha önce aşkı deneyimlediğim için. Ormanda ilerlerken bu ağacı gördüm. Benim için uygun olduğunu hissettim. Ve işin aslına bakarsanız bu kez fırsatı kaçırmak istemedim.
Ardından hocası cevaplamış.
-İşte evlilik budur. Daha önce o kadar çok fırsatı kaçırırsın ki tecrübelerin sana mutlu olmak için ihtiyacın olan şeyin sadece sana uyumlu bir kişi olduğunu gösterir. Eğer insan aşk ve evliliği aynı anda istiyorsa da fırsatlarını gerçekten çok iyi değerlendirmelidir.
Onun için siz de aşk ve evlilik için fırsatları kaçırmayın. Çünkü hayatta bazı şeyler insanın kapısını bir kez çalar. Hemen şimdi eCift.com‘ a ücretsiz üye olarak aradığınız kişiyi kolayca bulma fırsatını kaçırmayın. Kimbilir aşkı aramak için çıktığınız buğday tarlası yolculuğunda aradığınız kişiyi eÇift’ te bulur ve ormandaki yolculuğunuza çıkmak zorunda bile kalmazsınız.