Geçmişten günümüze hayatımızdaki her olgunun, davranışın ve duygunun tanımı değişmektedir. Bazı kuşaklar aşkı ulaşılmaz bir duygu olarak tanımlarken, bir diğer kuşak ise anlık bir heves olarak görmektedir. Bu denli zıt iki anlayışın sebebi sizce nedir? Neden böylesine eşsiz bir duygu jenerasyonlar değiştikçe mutasyona uğramıştır? Bütün bu soruların cevabı için kemerlerinizi bağlamanızı rica ediyoruz. Her kuşağın aşkı nasıl tanımladığını birlikte inceleyeceğiz. Keyifli okumalar!
Öncelikle bu kuşakları tanıyalım. 1925-1945 yılları arasında doğanlar “Gelenekseller veya Sessiz Kuşak”, 1946-1964 yılları arasında doğanlar ‘’Bebek Patlaması’’ (Baby Boomers), 1964-1979 arasında doğanlar X Kuşağı, 1980- 1999 yılları arasında doğanlar Y Kuşağı (Milenyum Çocukları olarakta adlandırılır) ve 2000 sonrası doğanlar ise Z Kuşağı olarak adlandırılmaktadır. Bu sınıflandırma tüketim, iletişim gibi konulardaki yönelimlere göre yapılmıştır.
Bu kuşağın en önemli özellikleri uyumlu, kanaatkar ve otoriteye karşı sorgusuz bir itaat duygusudur. İkinci Dünya Savaşı ve Büyük Buhran dönemleri bu kuşağın yaşadığı en büyük travmalardır. Kendi isteklerini bastırmaları, karşı görüşleri varsa şayet bunu asla sesli şekilde dile getirmemeleri öğütlenmiştir. O dönemdeki ataerkil aile yapısından dolayı görücü usulü evlilikler revaçtaydı. Yani sevdiğiniz kişi ile gönlünüzce evlenmek gibi bir lüksünüz yoktu. Ailenizin size uygun gördüğü kişi ile evlenir zaman içerisinde onu tanırdınız. Bu kuşak için aşk ulaşılmaz ve sancılı olmuştur. Şundan emin olun bütün yürek burkan aşk hikayeleri sessiz kuşağa aittir. Bu kuşak için aşk meşk işleri ikinci planda kalmıştır. Yoksulluk, açlık gibi zor zamanları geçirdikleri için hayata tutunmak, hırs ve başarı onlar için ön planda olmuştur.
Bebek Patlaması
Bu kuşak ismini İkinci Dünya Savaşı sonrası büyük artış gösteren bebek doğumlarından almıştır. Sessiz kuşak gibi değildir bu kuşak insanları. Otoriter ve kuralcıdırlar. Onların zamanında teknoloji yavaş geliştiği için hala adaptasyon sorunları yaşamaktadırlar. Aynı anda birden fazla işi yapabilir ve sorumluluk alma konusunda kararlıdırlar. Bu kuşakla birlikte ifade özgürlüğü kendine uygun ortam bulduğu için yaygınlaşmıştır. Aşk konusunda büyük tutku sahibidirler. Bir önceki nesile oranla sesleri bir nebze daha yüksek çıkar. Aşklarının peşinden sonuna kadar giden deli aşıklardır. Gençlik baharı kavramının kullanıldığı ilk nesildir. Onların özgürlükçü tutumları bir sonraki nesile de sirayet etmiştir.
Kendilerinden önceki nesil ve sonradan gelecek olan Y kuşağının arasında sıkışmış, görece nüfusları daha az olan kuşaktır. Bu kuşağın en önemli ve güzel özelliği aile kavramına sıkı sıkıya bağlı olmasıdır. Kan bağı olsun veya olmasın değer verdiği herkes onlar için birer aile ferdidir. Günümüzde kendisini ailesine adamışlar X kuşağına aittir. Aşk onlar için en özel duygudur. Aşk olmadan evlilik X kuşağının pek tercih ettiği bir durum değildir. Bir önceki kuşak gibi tutkularının esiri olmamışlardır mantıklı düşünüp hareket etmeyi severler.
Geldik tarihin en can alıcı kuşağına. Y kuşağı tam anlamıyla ilklerin ve sonların kuşağıdır. Bazı tecrübeleri son kez tadabilen ve bazı yenilikleri ilk karşılayan kuşaktır. Günümüzde hayatımızın bir parçası olan interneti ilk Y kuşağı tecrübe etmiştir. Büyük bir değişimin habercisi olan bu kuşak özgür ruhludur. Sorgulayıcı, tatminsiz, girişkendirler. X kuşağına oranla evlilik fikrine pek sıcak bakmazlar. Daha çok tanımak ve ciddi bir karar almadan önce emin olmak isterler. Aşkı heves olarak görmezler ama bağlanma konusunda da oldukça seçicidirler. Y kuşağının iletişim becerisi yüksek olduğu için ilişkiler anlamında geçmişe pek takılı kalmaz. Her zaman yeni birisini hayatına alma konusunda açıktır. Kendinden önceki kuşaklar ve günümüz yeni kuşağı arasında köprü görevi görmektedir. Y kuşağı hayal etmeyi sever. Sevmediği biriyle asla birlikte olmaz. Aşkın tutkusu onlar için elzemdir. Sırf aile veya çevresini mutlu etmek için hamlede bulunmazlar.
Teknolojinin yükselişi ile birlikte varlığını hissettiren son kuşak. Diğer kuşakların birbiri ile etkileşimi oldukça fazla. Sonraki nesile bırakılan bir miras söz konusu. Ama Z kuşağı için bu pek mümkün değil. En baştan bireysel düşünüp ona göre hareket eden bir nesil. Geleneksel tutumlar asla onlarda işe yaramaz. Yaşları daha genç olduğu içinde aşkı ciddiye almazlar. Heves gibi görürler. Çokta normal çünkü aşkın özünü anlayabilecek olgunlukta değiller. Bugün sevdikleri kişi yarın ani değer kaybedebilir. Teknolojinin yüzünden midir ? Bilinmez ama bu kuşak için bazı değerler eski kuşaklara nazaran oldukça değişkendir. Bu kuşak için bir çok insan olumsuz yorum yapsada siz söylemlere kulak asmayın. Z kuşağı ilerleyen zamanda asıl değerini ortaya koyacaktır. Çok kültürlü bir toplumda var olmaları sayesinden ayrım yapmadan insanları sevebilmeleri onların güzel özelliğidir.